Florür, diş çürüklerine karşı koruma sağlayan doğal bir mineraldir. Kontrol için diş hekimini ziyaret ettiğinizde florür tedavisi ile florürlü diş macunu kullanımını önerebilirler. Hem çocuklar hem de yetişkinler bu tedaviyi alabilir. Amaç, dişleri yeniden mineralize etmek ve bakteriler tarafından asit oluşumunu engellemektir. Çocuklar için kalıcı dişlerin gelişimi sırasında küçük dozlarda florür gereklidir. Diş minesini asitlere karşı güçlendirmeye yardımcı olur. Bununla birlikte, aşırı florür tüketiminin dişler ve genel insan sağlığı üzerinde zararlı etkileri olabilir.
Florür Ana Kaynakları Nelerdir?
Florürün tatlı suda doğal olarak bulunsa da birçok ülkede musluk suyu kaynaklarına da eklenir. Eklenen miktar, doğal olarak oluşan florür konsantrasyonuna bağlıdır. Şebeke sularında 0,7 ila 1,2 ppm arasında bir konsantrasyonunun vücut ve dişler için en faydalı aralık olduğu kabul edilir.
Diş macununa eklenen florür miktarı, su kaynaklarına eklenenin yanı sıra dişlere ek bir koruma sağlamak için yeterlidir. Florürlü diş macunu kullanımına ilişkin yönergeler ise değişiklik gösterir. Üç yaşından küçük çocuklar 1000 ppm, üç yaşından büyük çocuklar ise 1350-1500 ppm florür içeren diş macunu kullanabilir. Flor zehirlenmesinin çeşitli yan etkilerinden kaçınmak için diş macunları asla aşırı miktarda kullanılmamalıdır. Yedi yaşından küçük çocuklar, macunu sadece bezelye büyüklüğünde sıkmalıdır.
Florür Çürükleri Nasıl Önler?
Diş yüzeyindeki diş plağı, diş kaybı ve demineralizasyon sürecini artıran çok çeşitli karyojenik bakteri içerir. Bu bakteriler dişlerdeki onarıcı süreçleri engelleyerek diş çürümesine yol açar. Florürün çürüklere karşı hem önleyici hem de tedavi edici etkileri vardır. Bu mineral uygun miktarlarda tüketildiğinde mineralizasyon sürecini hızlandırır ve demineralizasyonu engeller.
Karyojenik bakteriler karbonhidratları metabolize eder ve asitleri serbest bırakır. Ağzın pH’ı düştükçe florür, plaktan serbest kalır ve demineralize diş yüzeyinden salınan kalsiyum ile fosfata yapışır. Sonucunda da yüksek bir mine yapısı oluşturur. Bu yeni oluşan mine, asitlere karşı daha dirençlidir; florür konsantrasyonu yüksek ve karbonat içeriği düşüktür. Bazı klinik çalışmalar, florürün ağız boşluğunda düşük konsantrasyonlarda bulunduğunda asit üretimini azaltarak Streptococcus mutans gibi karyojenik bakterilerin etkisini engelleme özelliğine sahip olduğunu da göstermiştir.
Florürün Potansiyel Zararları
Bazı bölgelerde su kaynağında doğal olarak yüksek konsantrasyonda florür bulunur. Aşırı florür seviyeleri dental florozis olarak bilinen kozmetik bir soruna yol açar. Özellikle çocukların, diş gelişimi sırasında macunu yutması gibi nedenlerle yüksek miktarda florür tükettiklerinde ortaya çıkar. Florozis, hipomineralizasyon nedeniyle diş yüzeyinde beyaz kireçli lekelerin ortaya çıkmasına neden olur. Bu, mine opasitesi durumunu ortaya çıkarır ve dişler estetik olarak hoş görünmez.
Florüre aşırı maruz kalmak ishal, karın ağrısı, kusma, baş ağrısı, ateş, aşırı tükürük salgısı, kas zayıflığı ve titreme gibi semptomlara neden olabilir. Hafif florozis, dişte beyaz lekeler olarak görülür ve çoğu insanda fark edilmeyebilir. Florürün büyük miktarlarda alınması benekli kahverengi diş minesine de neden olabilir. Bu olay nadirdir ve yalnızca suda yüksek oranda florürde bulunan bölgelerde meydana gelir.
Vücut Florürü Nasıl İşler?
Takviyeler, su veya yiyecekler vasıtasıyla florür mide yoluyla kan dolaşımına geçer ve daha sonra vücut tarafından emilir. 16 yaşında diş minesi oluşumu sona erdiği için bu yaştan büyük bireylerin ağız yoluyla alacağı florürün çürükleri engellemede hiçbir etkisi yoktur. Sadece yüzeysel uygulamalar tercih edilebilir. Bu anlamda topikal olarak doğrudan dişlere uygulanabilir. Uygulama yöntemleri arasında diş macunu, ağız bakım suyu veya florür tedavileri yer alır.
Topikal tedaviler ağızda sadece kısa bir süre kalsa da ağızdaki florürün seviyesi birkaç saat boyunca yüksek olacaktır. Suyun florürlenmediği topluluklarda yaşayan çocuklar için takviyeler reçete edilebilir. Reçete sadece altı ay ile 16 yaş arasındaki çocuklar için geçerlidir. Çocuklar diş macununu tükürmek yerine dişlerini fırçalarken yutmaya daha yatkındır. Bu yüzden tükürmeyi öğrenene kadar fırçalarken onları izlemeniz gerekir.
Bu Yazı İlginizi Çekebilir: Dental Grillz Nedir?